Etiketler: ,


Bütün denizlerimizde, çoğunlukla Marmara ve Ege de ılıman suların kayalıklarında yaşayan, bol bulunan ve sevilen yerli balıklarımızdandır. Sürüler halinde yaşar. Suların ısı şartlarına göre bahar aylarından Ağustosa kadar üreme yapar. Çeşitli türleri denizlerimizde yaşar. Kuyruğu lekeli ve çizgili olanı İsparoz/İspari olarak tanınır. Lezzetli eti ve bol avlanmasıyla ekonomik değeri yüksek bir balıktır.




Karagöz Avı

Mercan avında olduğu gibi karagöz avında da takımların sulara ve balıkların iriliklerine göre değişik kalınlık ve tiplerde hazırlanması gerekir.

Takımları misina kalınlıklarına göre ayıracak olursak;

a) İnce Takımlar
Köstekler: 0.25 - 0.30
Beden: 0.30 - 0.35
Olta: 0.35 - 0.40

b) Orta Kalınlıkta Takımlar
Köstekler: 0.35 - 0.40
Beden: 0.40 - 0.45
Olta: 0.50 - 0.55

c) Kalın Takımlar
Köstekler: 0.45 - 0.50 - 0.55
Beden: 0.50 - 0.55 - 0.60
Olta: 0.55 - 0.60 - 0.70

Takımları tiplerine göre ayıracak olursak;

a) Köstekli karagöz takımı
b) Uzun köstekli karagöz takımı
c) Zokalı takım
d) Çift göz iskandilli karagöz takımı
e) Dip sürütmesi takımı

Bu takımları yukarda belirttiğimiz gibi sulara ve balıkların iriliğine göre çeşitli kalınlıklarda hazırlayabiliriz. Önemli olan, köstekler bedene ve beden oltaya bağlanırken misina kalınlıklarının uyumudur. Örneğin köstek 0.30’sa, bedenin 0.35, oltanın 0.40 olması gibi.





Köstekli Karagöz Takımı

80 kulaç uzunluğunda 0.45 veya 0.50 numara misina kelebeğe (mantara) sarıldıktan sonra ucuna 2 cm.’lik bir fırdöndü bağlanır. Fırdöndünün diğer gözüne de takımın bedenini teşkil eden 1 kulaç uzunluğunda 0.40-0.45’lik misina bağlanır. Bedene birer karış uzunluğunda 0.40 - 0.45’lik misina bağlanır ve birer karış uzunluğunda 0.35 veya 0.40’lık iki köstek takılır. Üstten ve alttan birer kez düğümlenen kösteklerin araları birbirine karışmayacak şekilde ayarlanmıştır. Kösteklere 2 veya 3 no. çapraz, kısa saplı çelik iğneler bağlanır. Bedenin en altına bir kasa yapılarak 100- 160 gr. ağırlığında iskandil takılır. Av mahalline gelinip kerteriz alındıktan sonra, demir atılır ve olta suya koyverilir. Yem olarak midye, karides, akyem parçalan kullanılır. İskandil dibi bulduktan sonra dibin taş olup olmadığı da belli olur. İskandili yatırmadan hafifçe dibe değdirerek olta apikoda tutulur. Bu tür takımlar akıntısız sularda kullanılır.





Uzun Köstekli Karagöz Takımı

Özellikle temmuz, ağustos ve eylül aylarının mehtaplı gecelerinde ve az akıntılı sularda yapılan karagöz ayında uzun köstekli karagöz takımı tercih edilir. 80 kulaç uzunluğunda 0.45 veya 0.50 no. misina kelebeğe sarıldıktan sonra ucuna 2 cm. büyüklüğünde bir fırdöndü bağlanır. Fırdöndünün diğer gözüne 1/2 kulaçlık 0.40 no. misina takılır. Misinanın diğer ucu 2 cm. ‘ lik bir fırdöndüye bağlanır. Bağlantı yerinin biraz gerisine 5-10 cm.’lik bir kıstırma takılır. İkinci fırdöndünün diğer halkasına 2.5 kulaç uzunluğunda 0.35’lik kösteği meydana getiren misina takılır. Köstek ucuna da çapraz kısa boylu 2-3 no. çelik iğne bağlanır. Bu tür takımda yem olarak midye, suline, karides, tarak ve petalidya kullanılır. Burada dikkat edilecek husus, yemin iğneyi tamamen kaplaması ve örtmesidir. Mehtaplı gecede, dibi taşlık ve hafif akıntılı av mahalline gelindiğinde, balığın bulunması ihtimali olan yerin 30 - 40 kulaç ilerisine demir tutturulur. Mehtap çıkıp yakamozları yok edecek açıyı (takriben sandala 300) alıncaya kadar bekledikten sonra olta yemlenip sulara koyverilir. Uzun köstek sularla av mahalline gidinceye kadar bırakılır. Kıstırmanın da yardımıyla dibi bulan olta sularda serbest yüzer durumdadır. Karagöz balığı yeme geldiği zaman çok yavaş vurur, yemi geveler ve bazen de sürükler. Bu yüzden biraz beklemek ve yemi iyice ağzına aldığı zaman tasmayı atmak gerekir. Balığı, hareketlerini, kafa atmalarını da hesaba katarak oltayı kullanmak suretiyle tekneye yaklaştırmak ve kepçeyle içeri almak gerekir. Kara- gözlerin 300-400 gr.’ lıkları olduğu gibi 2-3 kiloluklarına da rastlanır. Karakter olarak zaten ürkek bir yapıya sahip olduğundan sandala doğru çekilirken kurtulmak için kendini sandalın altına atmak isteyebilir. Maharet, balığı iyi kullanıp yerinde kalama verip, yerinde oltaya boşluk bırakmamaktır. Mehtaplı gecelerde denizde bu tür ayların keyfine doyum olmaz. Ancak gece avı olduğu için tedbir elden bırakılmamalıdır. Örneğin, yanınıza aldığınız lüks lambanız için yedek birkaç adet gömleği, olta takımı kutunuzda bulundurmanız, bir el feneri, su ve kumanya almanız çok isabetli olur. Nasılsa yaz gecesi deyip, giyimi de ihmal etmemek lazımdır. Denizde rutubet ve ayaz hiçbir zaman eksik olmaz. Bunun için vücudu sıcak tutacak giyim eşyalarını sandalda bulundurmak, sağlığınız açısından önemlidir.





Çiftgöz İskandilli Karagöz Takımı

Bu takım da kullanış itibariyle zokalı takıma benzer. Akıntılı sularda ve yar başlarında, tekne demir üzerindeyken iri boyda karagöz yakalamak için kullanılır.
60 kulaç uzunluğunda 0.60 veya 0.70’lik misina kelebeğe sarıldıktan sonra ucuna 3 cm.’lik bir fırdöndü takılır. Fırdöndünün diğer gözüne 1.5 kulaç uzunluğunda 0.50 veya 0.60’lık beden bağlanır. Bedenin diğer ucuna yine 3 cm. ‘lik bir fırdöndü takılır. Fırdöndünün boş gözüne 0.50 veya 0.60’lık, 2.5 kulaç uzunluğunda ek bir beden bağlanır. Ek bedenin ucu çiftgözlü 100-140 gr. ‘lık bir iskandilin sol gözünden geçirilerek takılır. İskandilin sol gözünün 3 karış yukarısına 0.40 veya 0.50’lik 2 karış uzunluğunda bir köstek, üstten ve alttan düğümlenmek suretiyle bağlanır. Kösteğin ucuna 2-3 no. çapraz çelik iğne takılır. İskandilin sağ gözüne de iki karış uzunluğunda 0.40 veya 0.50’lik bir köstek bağlandıktan sonra ucuna yine aynı tip iğne takılır.
Av şekli zokalı takımla aynıdır. Sandal, av mahallinin daha ilerisinde tutulmalı, suların akışına göre olta denize koyverildiğinde av yerini bulmalıdır. Bu tür takım kullanıldığında yemler takılırken iğneyi sarmalıdır. Karides, sulina, petalidya, midye ve akyemler (istavrit, izmarit, skatros gibi balıklardan sülük halinde kesilen yemler) çiftgöz iskandilli karagöz takımında kullanılır. Olta denize koyverildikten sonra, çiftgöz iskandili dibe yatırmamak, dibi bulup taşı hissettikten sonra oltayı biraz kaldırarak balığı beklemek daha iyi sonuç verir. Balık yeme atladıktan sonra sulara karşı sandala çekileceği ve iri balık gelebileceği için, yol istediğinde vermeli, balığı kullanarak sandala yaklaştırmalı ve kepçe yardımıyla içeri almalıdır.





Zokalı Karagöz Takımı

Akıntılı sularda ve yar başlarında tekne demir üstündeyken iri boyda karagöz avlanmak için kullanılır. 60 kulaç uzunluğunda 0.60 veya 0.70’lik misina kelebeğe (mantara) sarıldıktan sonra, ucuna 3 cm’lik bir fırdöndü bağlanır. Fırdöndünün diğer gözüne 1.5-2 kulaç uzunluğunda 0.50 veya 0.60’lık beden bağlanır. Bedenin içinden 20 gr. ‘lık bir kıstırma geçirilir ve boş ucundan iki karışlık bir mesafe alınarak kıstırmanın iki deliğinden kibrit çöpü sokulmak suretiyle misina üzerinde sabitleştirilir.
Misinanın 2 karış kalan boş ucu 3 cm. ‘lik bir fırdöndüye bağlanır. Fırdöndünün diğer gözüne 2.5 kulaç uzunluğunda 0.40 veya 0.50’lik bir köstek bağlanıp ucuna 30-40cm ağırlığında, hırsızlı bir zoka takılır. Zokanın iğneleri 2/0 veya 3/0numara, çapraz ve çeliktendir. Av yerine gelinip, kerterizi alındıktan sonra demir atılır. Sandal av mahallinin tam üstünde değil, suların akışına göre daha ilerisinde, demir üstünde tutulmalıdır. Olta denize koyverildikten sonra suların akışıyla taşı bulması lazımdır. Karagöz taş oyuklarında, aralıklarında kuvvetli dişleriyle deniz kabuklarını taşlardan kazıyarak ve kırarak yemlenir. Olta, balığın yemlendiği mahalle ulaştığında, önünde bulduğu yemi bir iki kere yokladıktan sonra yiyecektir. Yeme ilk vuruşlarında hemen çalınarak balığı huylandırmamalı, balık yemi iyice ağzına aldıktan sonra tasmayı atarak sandala çekmelidir. Balık gelirken zaman zaman yol isteyebilir ve kafa atar. Olta iyi kullanılırsa sandala yaklaştırılan karagöz kepçe yardımıyla sandala alınabilir.





Dip Sürütmesi Takımı

Bu takım akıntılı sularda tekne demir üstündeyken orta boy veya porsiyonluk tabir edilen büyüklükte karagöz tutmak için kullanılır. Takım ne kadar ince hazırlanırsa (olta-0.35, köstek-0.30) av o kadar zevkli olur. Böyle ince bir takıma 1 kg. üstünde karagöz geldiği takdirde balığı kullanmak, kösteği koparttırmadan sandala almak biraz soğukkanlılık ve biraz da alışkanlık işidir.
Takımın hazırlanmasına gelince, 60 kulaç uzunluğunda 0.40 veya 0.35’lik misina kelebeğe sarıldıktan sonra, boş ucu 3 cm.’ lik üçlü bir fırdöndünün üst gözüne takılır. Üçlü fırdöndünün alt gözüne bir karış uzunluğunda 0.50’lik misinadan kasa yapılır ve geçirilir. Misinanın diğer ucu kasalanarak ucuna 120-160 cm. ağırlığında bir iskandil takılır. Üçlü fırdöndünün boş kalan yan gözüne 4.5 kulaç uzunluğunda 0.35 veya 0.30’lik bir köstek bağlanır. Kösteğin ucuna 2-3 no. çapraz, çelik iğne takılır. Dip sürütmesi takımında da diğer karagöz takımlarında olduğu gibi bazı bölgelerde midye, karides, sulina ve akyemler kullanıldığı gibi bazı bölgelerde tuz, su, un, yumurta ve peynirle hazırlanan hamur da kullanılır. 4.5 kulaçlık köstek yemlenip denize bırakıldıktan sonra akıntıyla sandaldan uzaklaşır, oltanın üçlü fırdöndülü ve iskandilli bölümü sandalın biraz ilerisinde atılıp yavaşça suya koyverilir. Bu da kösteğin bedene sarmasını önler.
Dip sürütmesi takımı 8-20 kulacı geçmeyen akıntılı sularda kullanılır. İskandil dibi bulduktan sonra oltayı apikoda tutmak şart değildir. Sularla yavaş yavaş gezen köstek ve iskandil bir süre aynı yerde tutulup balık beklenir ve tekrar ileriye doğru yavaşça koyverilir. Balık bulunana kadar bu işlem devam eder. Balığın vurduğu yerdeki mesafeye göre olta bölümündeki misina işaretlenir ve bir dahaki sefere olta denize bu işarete göre koyverilir. Karagözler taş aralıklarında, kovuklarda çoğu kez toplu dolaşıp yemlenirler. Oltanın her koyverişte aynı yeri bulması amatör balıkçıya daha verimli bir av yapmasını sağlar.